Değişim – kurumsallaşma ve kırılma: 7 Haziran seçimleri bağlamında AK Parti
Türkiye’de siyasi hayatın şekillenmesinde belli kırılma dönemleri belirleyici olmuştur. 1950 yılında tek partili sistemden çok partili sisteme barışçıl bir iktidar değişimini gerçekleştirerek geçilmesi ve bu sürecin devlet seçkinlerinin desteğini alan kanlı bir darbe ile kesilmesi, bu kırılmalara verilebilecek örneklerdendir…
7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde siyasal iletişim
7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde partilerin aldığı değişken oy oranları Türkiye’de siyasetin ve siyasal iletişimin dönüşümünün bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. İki seçim beraber okunduğunda Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) yaşadığı oy dalgalanmaları ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) yüzde 25 bandında çakılı kalması, Türkiye’de siyasetin 1 Kasım sonrası seyrine dair bazı unsurları ön plana çıkartmaktadır…
Siyasal iletişim uygulamalarında etik sorunu
Siyaset kavramıyla ilgili yapılan değerlendirmelerde çeşitli bakış açıları ortaya konulmaktadır. Bu bakış açılarından birine göre siyaset, toplumdaki farklı sosyal sınıflar, çıkarlar ve taleplere sahip bireyler arasındaki paylaşım ve bölüşüm mücadelesidir…
Siyasal iletişim yönetimi perspektifinden CHP
Siyasal iletişim kavramı 2000’li yıllardan itibaren ülkemizde daha sıklıkla konuşulmaya başlandı. Bunda elbette kilte iletişim araçlarındaki gelişmelerin, siyasi partilerimizin siyasal iletişim olgusunun önemini kavramaya başlamasının ve seçmenlerin giderek daha da bilinçlenmesinin payı büyüktür…
Siyasal iletişim yönetimi; Seçim kampanyası, siyasal reklam ve iletişim stratejileri
Demokratik rejimlerin en önemli özelliği; milli iradeyi temsil eden seçmenin istediği siyasi partiyi seçimler vasıtasıyla iktidara getirmesi, artık istemediği iktidarı da yine seçimler vastasıyla özgürce değiştirebilmesidir…
Sosyal medya, komut ve komuta siyasetini sona erdirdi
Dünya önce soğuk savaş döneminin “iki kutuplu” güç dengesini, ardından “tek kutuplu” hegemonya sürecini yaşadı. Şimdi ise “çok kutuplu” yeni bir uluslararası sistem ile karşı karşıyayız… Henüz daha taşların yerine oturmadığı, hangi kutup başı ülkelerin hâkimiyeti ele alacağının belli olmadığı yeni uluslararası düzenin aktörleri, kuralları, vizyonu çok farklı; ne iki kutuplu sisteme ne de tek kutuplu dünyaya benziyor. Çok kutuplu “Yeni Dünya Düzeni”; iletişim, bilişim, strateji, bilim ve teknoloj üzerinde yükseliyor…
Türkiye’de seçmenlerin oy verme davranışının siyasal iletişim perspektifinden incelenmesi
Türkiye’de siyasetin en önemli konularının başında “seçmen davranışı” gelmektedir. Çünkü seçmen davranışı iyi analiz edildiği takdirde siyaset yapan partilere iktidar yolunu açabilecek bir role sahiptir. Her parti seçmenlerin politikalarına nasıl baktıklarını bilmek ister; beğenilen politikaların sürdürülmesi, tepki gören, beğenilmeyen politikaların ise değiştirilmesi seçmenin ikna edilmesi için gereklidir…